CHP İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca, TBMM’nin kapalı olduğu üç aylık dönemde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzası ile alınan kararları gündeme getirdi. Karaca bu dönemde Erdoğan’ın 4 kararname, 26 uluslararası antlaşma ve sözleşme, 185 Cumhurbaşkanı kararı, 10 yönetmelik, bir tebliğ ve 150 atamanın altına imza attığını kaydetti.
CHP İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, TBMM’nin kapalı olduğu dönemde tek imza ile alınan kararları gündeme getirdi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın karnesini paylaştı.
Erdoğan’ın çağrısına rağmen AKP milletvekillerinin sahaya inemediğini ifade eden Karaca, “Yaz döneminde tek kişilik şahsım hükümeti boş durmadı. Üç aylık dönemde Cumhurbaşkanlığı tarafından yayınlanan ve yürürlüğe giren çok sayıda kararname, karar ve yönetmelik imzalandı. İktidarı sona ermek üzere olanlar giderayak neyin kararını alıyor?” ifadelerini kullandı.
‘İŞTE O KARARLAR’
TBMM’nin kapalı olduğu dönemde Erdoğan’ın 4 Cumhurbaşkanı kararnamesi, 26 uluslararası antlaşma ve sözleşme, 185 Cumhurbaşkanı kararı, 10 yönetmelik, bir tebliğ ve 150 atama kararının altına imza attığını belirten Karaca, “TBMM’yi yok saymaya kimsenin gücü yetmez. Her kararı kendiniz almaya ve saray dayatmalarını meşrulaştırmaya çalışırsanız ülkede düzen bozulur. Yaz tatilini fırsat bilerek çok sayıda kararı meclisten ve halkın gözünden kaçırarak alelacele imzalamak 84 milyonun çıkarları tek kişinin keyfi için hiçe saymaktır” ifadelerini kullandı.
‘BOL BOL ÖZELLEŞTİRME’
Üç aylık dönemdeki alınan tüm kararları incelediğini belirten Karaca, “Alınan kararlar acele kamulaştırma, orman alanı vasfı dışına çıkarma, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı ve atam kararları gibi pek çok konuda halkın lehine değil aleyhine olduğu görülüyor. Üç aya sıkıştırılan 185 kararla sarayın her işe müdahil olduğunu kaydeden Karaca, “Neredeyse bakanlıkların iç yapısında, işleyişinde, alacakları basit kararlarda bile tüm inisiyatifleri ellerinden alınmış. Maşallah tek adamın bilmediği, sarayın karışmadığı detay yok. Madem en kıyıda köşede kalmış konuların kararını bile saraydan alıyorsunuz, oldu olacak bakanlıkları da kaldırın. Yalnızca tasdik makamı sıfatına indirecekseniz bakanlıklara ne gerek var?” diye sordu.
‘GİDERAYAK BU ACELE KAMULAŞTIRMA NE İÇİN?’
Alınan kararların üçte birinin acele kamulaştırma kararı olduğunu hatırlatan Karaca, şunları söyledi:
“İncelediğimiz 185 kararın 59’u, yani kabaca üçte biri çoğunluğu ‘Acele Kamulaştırma’ başlığı taşıyan düzenlemelerden oluşuyor. Ülkede ekonomik dengeler bu kadar bozukken, iktidar temsilcileri altı ay önce hakaret ettikleri Körfez Ülkeleri liderlerinin kapısını kredi için çalarken, sürekli kısıtlı kaynaklardan ve tasarruflardan bahsedilirken, bir de bakıyoruz bir sürü arazi kamulaştırılıyor. Üstelik acele kamulaştırma usulü ile yangından mal kaçırır gibi… Güz geldi, yaprak dökümü hızlandı.
Belli ki ucube saray rejimi de artık iktidarı kaybedeceğini anlamış ve giderayak ülkenin kaynaklarını TBMM denetiminden geçirmeden yağmalama hamlesi başlatmış. Sadece Beykoz ilçesinde bir sürü mahallenin daha önce sit alanı kapsamına giren arazilerinin statüsünün değiştirilmesine dair 6 Cumhurbaşkanlığı kararı mevcut. Alınan tüm bu kararların takipçisi olacağız, tespit ettiğimiz ne kadar usulsüzlük varsa bunlar hakkında suç duyurusunda bulunacağız.”
Sözcü gazetesi
