ref: refs/heads/v3.0
son dakika haberleriburçlargünlük burç yorumlarıgüncelgündem haberlerisporkimdirmagazinötvkdv3 sayfa haberlerihaberlerdolareuroaltınbitcoinmasterchefsurvuvor
DOLAR
32,4842
EURO
34,7685
ALTIN
2.490,12
BIST
9.536,97
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
15°C
İstanbul
15°C
Az Bulutlu
Cuma Hafif Yağmurlu
14°C
Cumartesi Az Bulutlu
19°C
Pazar Az Bulutlu
21°C
Pazartesi Az Bulutlu
19°C

Ekmek ve Ayçicek yağına zam mı gelecek?

Ekmek ve Ayçicek yağına zam mı gelecek?
| Son Güncellenme: 28.02.2022 18:22
661
A+
A-

Rusya ve Ukrayna savaşları sonrası buğday fiyatlarını da vurdu. 14 yılın zirvesine çıkan buğday fiyatları zam olarak yansıyacağı iddia edildi. Zaten ardı ardına gelen zamlardan nefes alamayan vatandaş nası geçineceğini kara kara düşünmeye başladı.

Rusya ve Ukrayna savaşı sebebiyle dünya piyasalarında buğday fiyatları 14 yılın zirvesine çıktı. Türkiye de geçen yıl buğday ithalatının yüzde 90’ını Rusya ve Ukrayna’dan yaptı. Uzmanlara göre tüm bunlara ek olarak, artan ithalat ve enerji maliyetleri de düşünüldüğünde, ekmek gibi unlu mamullerde ve ayçiçek yağı fiyatlarında artış yaşanacağını söylüyor.

Dünya tahıl ticaretinde önemli bir yere sahip Ukrayna ve Rusya, dünyadaki toplam buğday ihracatının yüzde 30’unu, arpanın yüzde 31’ini, ayçiçeğin ise yüzde 32’sini karşılıyor.

Tarım ve Orman Bakanlığı’nın Ocak ayı verilerine göre 2020-2021 döneminde Türkiye’nin buğday ithalatının yüzde 78’i Rusya’dan yüzde 9’u ise Ukrayna’dan gerçekleşti. Öte yandan Türkiye’nin arpa ithalatının yüzde 40’ı Rusya’dan; ayçiçeğinin ise yüzde 56’sı Rusya’dan ve yüzde 12’si Ukrayna’dan yapılıyor.

BBC Türkçe’nin haberine göre; Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Rusya ve Ukrayna arasındaki savaş sebebiyle, “başta buğday olmak üzere hububat ve diğer ham maddelerde arz sıkıntısı yaşanmayacağı” ifade edildi. Bakanlık açıklamasında, uluslararası hububat ticaretinde diğer ihracatçı ülkelerden de hububat arzı imkanlarının mevcut olduğu belirtildi.

‘EKMEK FİYATLARINA DOĞRUDAN YANSIYACAK’

Ancak uzmanlara göre buğday ve arpada kendi kendisine yeterliliği yüzde 82’ye düşen Türkiye’de yurt dışından arzda sıkıntı yaşanmasa bile, artan ithalat maliyetleri ekmek fiyatlarını doğrudan etkileyecek.

Türkiye’deki borsalarda buğday fiyatının ton başına 100 lira arttığını söyleyen tarım yazarı Ali Ekber Yıldırım, “Rusya’dan buğday alamazsak; Fransa, Romanya veya Amerika’dan alacağız ve oralardan taşımak çok daha maliyetli olacak” diyor.

‘EKMEK FİYATLARI ARTACAK’

Türkiye’nin enerjide dışa bağımlılığı ve dünyada artan hububat fiyatları düşüldüğünde, Rusya ve Ukrayna savaşının Türkiye’deki gıda ürünlerinin fiyatlarını artıracağı öngörülüyor.

Ekmek Sanayi İşverenler Sendikası Başkanı Çetin Keçeli, Mart ayı içerisinde un ve ekmek fiyatlarında artış yaşanacağını belirtiyor.

Keçeli’ye göre un ve ekmek fiyatlarını artıracak temel etken, artan ithal buğday fiyatlarından ziyade enerji fiyatları olacak:

“Buğdayımız şu anda nispeten yeterli gözüküyor ancak buğdayımız yetse bile, doğalgaz ve buna bağlı olarak artacak elektrik fiyatları sebebiyle ekmek fiyatları otomatikman artacak.”

‘TÜM GIDA ÜRÜNLERİNİ ETKİLEYECEK’

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Baki Remzi Suiçmez ise Türkiye’de halihazırda tarımsal girdi maliyetlerinin yüksekliği sebebiyle gıda enflasyonun giderek arttığını ve savaşın bunu daha ‘yıkıcı’ hale getirdiğini belirtiyor.

Son birkaç günde petrol mazot fiyatlarındaki artışa dikkat çeken Suiçmez, çiftçinin artan üretim maliyetinin sadece hububat ürünlerine değil, tüm gıda ürünlerini etkileyeceğini söylüyor.

Diğer yandan doğalgaz ve elektrik fiyatlarındaki artışın gerek seralardaki üretim maliyetini gerekse sulamada kullanılan elektriğin maliyetini artıracağını kaydediyor.

Suiçmez, “Ekmek fiyatları mutlaka artacak. Sadece un üstünden değil, doğalgazdaki, işçilikteki, sudaki, mayadaki artış yani dolayısıyla üretim aşamasındaki diğer kalemlerdeki artışın da etkisiyle mutlaka artacak” diyor.

Ekmek

Ekmek

EKMEK FİYATLARI BASKILANACAK MI?

TMO geçen yıl Eylül ayından itibaren, ekmek fiyatlarını sabit tutabilmek için ‘Un Regülasyon Çalışması’ kapsamında yurt dışından ithal edilen buğdayı yerli un sanayicisine ve fırınlara uygun fiyatta satma politikası yürütüyor.

Suiçmez, bu politika sürdükçe yurt dışındaki buğday fiyatları artsa bile yurt içindeki unlu mamul fiyatlarının bir müddet daha ‘baskılanabileceğini’ ancak bunun kısa vadeli bir çözüm olacağını değerlendiriyor:

“TMO ekmek fiyatlarını baskılamak için 4 bin 800’e aldığı fiyatla aldığı ürünü un sanayicisine 2 bin 700 TL’den satmaya devam ediyor.

TMO un sanayicisine ve fırınlara bu rakamı değiştirmeden satarsa, ekmek fiyatları bir süre daha artmayabilir. Ama artan yurt dışı fiyatları karşısında bunu ne kadar sürdürebilir, onu da zaman gösterecek.”

Keçeli ise TMO’nun bu ay un sanayicilere ve fırınlara uygun tarifeli buğday temin etmediğini söylüyor:

“Şubat ayında fırınlara ve değirmenlere uygun fiyatla buğday verilmedi. Değirmenciler şu an depolarındaki buğdaydan un yapıp fırınlara gönderiyor. Eğer ofisten ucuz fiyatlı buğday verilmezse, ekmek fiyatları artacak.”

‘HAZİNE SÜREKLİ İTHALAT SEBEBİYLE ZARAR EDİYOR’

Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) 30 Haziran’da başladığı ekmeklik buğday ithalatında 9’uncu ihaleyi 2 Mart’ta yapacak. TMO, 2 Mart’ta yapacağı ihale ile 435 bin ton ekmeklik buğday ithal edecek.

Ziraat Mühendisi Faik Toy, geçen yıl milyonlarca ton buğdayın iki kat fazla fiyatla ithal edildiğini ve yurt içinde de zararına satıldığını söylüyor:

“İthal edilen ürünleri, hazineye zarar yazılarak içeride yarı fiyatıyla satılıyordu. Şimdi çok daha yüksek fiyatlarla geleceği için, Hazine’ye çok daha fazla zarar yazılacak ve bu ülkeye yine zam olarak yansıyacak. Hazine’ye büyük zararlar yazılıyor. Yapmış olduğum hesaplamaya göre, 1 yılda yapılan ithalatta Hazine’ye yazılan zarar 20 milyar TL’yi buluyor. Oysa milyonlarca çiftçimize verdiğimiz desteğin tamamı 22 milyar TL.

Bizim ithalatta Hazine’ye yazdığımız zararı sadece çiftçimize versek, ülke çok daha karlı bir duruma gelir. Milyonlarca çiftçiyi mutlu etmektense, bir elin parmağını geçmeyecek firmalar mutlu oluyor.

2 Mart’taki ithalatı da yüksek fiyattan alacağımız ithal buğdayı da yine içeride zararına satacağız. Yük Hazine’ye binecek, bu da yine enflasyon olarak karşımıza çıkacak. O an için ekmek fiyatı artmasa da başka şeylerin fiyatı artacak.”

‘AYÇİÇEK YAĞI DA ZAMLANACAK’

Türkiye buğday üretiminde tamamen kendine yetebilecek bir ülke olabilecekken, dışa bağımlılığı sürdürecek politikalar yürütmekle eleştiriliyor.

Toy, “34 yıl önce 20,5 milyon ton olan buğday üretimimiz halen 20,5 milyon ton. Çünkü çiftçinin zararı düşünülmeden hep yurt dışından ithalat yolu seçildi” diyor.

Arpa açısından da benzer bir tablonun bulunduğunu söyleyen Toy, “Toprak Mahsulleri Ofisi, tonu 4 bin 500 liradan 255 bin ton arpa ithal etti. TMO’nun yerli üretim yapan çiftçiye açıkladığı ton fiyatı ise 1750 lira” diyor ve ekliyor:

“Bugün geldiğimiz noktada arpa fiyatları, iç piyasada borsalarda 3 bin 800 TL oldu. TMO ise 4 bin 500 TL’ye, 255 bin ton arpa ithal etti. İki gündeki dolardaki artış, o arpanın tonun maliyetini 4 bin 750 TL’ye çıkarmış oldu.

Gıda sektörünün verdiği bilgiye göre, depolarda 1 aylık yağ kalmış durumda. Zaten ithal ayçiçek ham yağ fiyatı 1.400 dolardı, bu şimdi hemen 1.500 doları buldu.

“on başına 100 dolar artış çok önemli bir rakam. Bu da içerideki fiyatlara yansıyacak. Depolarda bir aylık yağ kalması da yakın zamanda yansıyacağına işaret ediyor.”

Suiçmez de Türkiye’yi ayçiçek yağı konusunda “ciddi bir tehlikenin” beklediğini söylüyor:

“Kendi kendimize yeterliliğimizin yüzde 70’lerde olduğu ayçiçeğini de biz Rusya ve Ukrayna’dan alıyoruz. Bu ürünleri ya alamayız ya da daha yüksek fiyatla başka ülkelerden ya da yine Rusya ve Ukrayna’dan alabiliriz.”

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.