YUSUF ÖZGÜR BÜLBÜL
1. sınıflar için ‘uyum haftası’ 5 Eylül’de başladı. Ahenk haftasında ilkokula yeni başlayan öğrencilerin, okula dair olumsuz önyargılarını kırmak, okulu tanımalarını sağlamak, arkadaşlarıyla birlikte vakit geçirerek birbirleriyle kaynaşmalarını kolaylaştırmak için okul, öğretmen ve veli işbirliğiyle birtakım çalışmalar yapılıyor. Uzman Ruhsal Danışman Mesut Güney Yılmaz, tüm bu çalışmalara karşın yeniden de birçok öğrencinin okula gitmemek için direndiğini ve okula adapte olamadığını belirtti. Yılmaz, “Haliyle anne babalar da ‘çocuğum okula gidemeyecek mi?’ korkusunu yaşamakta.” diye konuştu.
OKUL FOBİSİ KONUTTA BAŞLAR
Yılmaz, ailelerin bu hususta sakin olmasını ve telaşa kapılmamaları gerektiğini söz ederek çocuklarla yanlışsız irtibatın değerine dikkat çekti. Uzman Ruhsal Danışman Mesut Güney Yılmaz, okul fobisinin bilinenin tersine okulda değil, konutta başlayabileceğini söyledi. Yılmaz şunları kaydetti:
“İlkokula yeni başlayan çocuklarda okul fobisi aslında meskende başlar. Zira çocuk o güne kadar okula dair duyduklarıyla, gördükleriyle büyütülmüştür. Kıymetli olan okula dair yargısının ne olduğunu anlayabilmektir. Ağabeylerinden, ablalarından duydukları, anne babaların ‘okula gitseler de kurtulsam’ gibisinden cümleleri çocuğun okulla ilgili olumsuz bir yargıya kapılmasına da sebep olabilir. Natürel tam aksisi de olabilir. Okul ile ilgili gereğinden fazla yapılan övgüler çocukta çok bir istek ve merak uyandırır. Sonra çocuk okula gittiğinde ‘abartıldığı kadar değilmiş’ kanısına de sahip olabilir. Bunun için çocukları okula yanlış hazırlamaktan kaçınılmalı.”
GİZLİ BİR DEPRESYONUN İŞARETİ OLABİLİR
Yılmaz, çocuklarda okul fobisinin bir depresyon işareti olabileceğine de vurgu yaptı. “Okul fobisine ‘çocuk okula gitmek istemiyor, zorluk çıkartıyor’ demek eksik bir tarif olur. Okul fobisi çocuğun yaşadığı depresyonun bir işareti de olabilir” diyen Yılmaz, “Evde okula gitmeyen küçük kardeş varsa durum daha farklı bir boyuta ulaşıyor. Unutulmamalıdır ki çocuk kardeşini kıskanabilir ve onun yerinde olmak isteyebilir. Meskende anne babasının kardeşiyle daha rahat vakit geçirmek için kendisini okula ‘gönderdiklerini’ düşünebilir. Haliyle beraberinde okula gitmemek için ‘başım ağrıyor, uykum var, hastayım, öğretmen bana bağırdı’ cümleleri gelir.” biçiminde konuştu.
OKUL FOBİSİ GEÇMEDİĞİNDE DAYANAK ALMAK ŞART
Velilerin bu bahiste hassas olmaları gerektiğini belirten Yılmaz, elzem durumlarda yardım almanın kıymetinden de bahsetti. Anne babaların bu noktada özeleştiride bulunup sorunun neyle ilgili olabileceği üzerine fikir alışverişi yapmaları gerektiğini söyleyen Mesut Güney Yılmaz, fobinin daha ağır yaşandığı durumlarda takviye almanın değerli bir tahlil yolu olduğunu lisana getirdi.
Yılmaz, “Bazı çocuklarda okul fobisi okulun birinci haftalarında resen kaybolur ve çocuk okulu sevmeye başlar. Fakat bu fobinin devam ettiği durumlarda gerekli uzmandan yardım alınmalıdır. Unutulmamalıdır ki bu sorun yalnızca çocuğu değil; tıpkı vakitte ailenin tüm bireylerini ilgilendirir.” diyerek kelamlarını tamamladı.
