İstanbul Kadıköy’de ‘dur’ ihtarına uymadığı gerekçesiyle sürücü Çetin Kaya’nın silahla vurularak hayatını kaybettiği olaya ilişkin, mahkemede savunma yapan tutuklu sanık polis S.E., Kaya’nın kendisine vurduğunu öne sürerek, “Maktulün direncini kırmak için, acının verdiği refleks ile maktulün omzuna doğru silahın kabzası ile vurdum. Silah 2 el ateş aldı. Silahın nasıl ateş aldığını bilmiyorum. Silahın patlayacağını öngöremedim.” dedi.
İstanbul Kadıköy’de geçtiğimiz yıl kasım ayında, devriye görevi yaptıkları sırada durdurdukları aracın sürücüsü Çetin Kaya’nın silahla vurularak hayatını kaybetmesine ilişkin tutuklanan polis memuru S.E.’nin müebbet hapis istemiyle yargılandığı davanın ilk duruşması görüldü.
Anadolu 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuklu sanık S.E. cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Duruşmaya müştekiler ile taraf avukatları da katıldı.
CHP İstanbul Milletvekili ve TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Başkan Vekili Sezgin Tanrıkulu söz alarak, “Duruşmayı yaşam hakları ve adil yargılama hakkı bakımından izlemekteyim. Tutanakları komisyon başkanlığına sunacağım” dedi.
DEVRİYE GÖREVİ YAPTIKLARINI SÖYLEDİ
Duruşmada kimlik tespitinin ardından savunma yapan tutuklu sanık S.E., devriye görevi yaptıkları sırada camları siyah filmle kaplı bir aracı durdurmak istediklerini belirterek, “Ancak araç bütün uyarılarımıza rağmen kaçmaya başladı. Önünü keserek Prof. Dr. Süleyman Yalçın Şehir Hastanesi’nin önünde durdurduk. Araç durduktan sonra aracın sağ ön koltuğunda oturan E.Ç. kaçmaya başladı. Araç durmadan önce aracın camlarının filmli olması nedeniyle her türlü tehlike sebebi ile silahlarımızı doldurmuş ve emniyetlerini açmıştık” dedi.
‘SİLAHIN PATLAYACAĞINI ÖNGÖREMEDİM’
Diğer polis memurunun Çetin Kaya’yı araçtan çıkardığını anlatan S.E., şunları söyledi:
“Çetin Kaya’yı ters kelepçe olacak şekilde sağ bileğinden kelepçeledi. Maktulün sol bileğinde bileklik vardı. Bu bileklik nedeniyle polis memuru İ. tek başına kelepçeyi takamayarak benden yardım istedi.
Olay öncesinde silahı kılıfına koymaya çalışmadım çünkü böyle bir fırsatım olmadı. Bu sırada maktul sağ dirseği ile arkaya doğru hamle yaparak karın boşluğuma doğru vurdu. Bu sırada karnımda bir acı hissettim.
Daha sonra maktulün direncini kırmak için, acının verdiği refleks ile maktulün omzuna doğru silahın kabzası ile vurdum. Silah 2 el ateş aldı.
Silahın nasıl ateş aldığını bilmiyorum. Silahın patlayacağını öngöremedim. Öldürme kastım yoktu. Parmağımın tetik ile tetik koruması arasına sıkıştığını düşünüyorum.”
TANIK, KAYA’NIN POLİSLERE HAMLE YAPMADIĞINI BELİRTTİ
Duruşmada tanık olarak dinlenen K.U. ise, olay sırasında minibüste olduğunu, iki polis memurunun Çetin Kaya’yı elleri arkada ters kelepçelediklerini anlatarak, daha sonra güm diye bir patlama sesi geldiğini söyledi.
Minibüs şoförünün ‘adamı vurdular’ dediğini anlatan tanık, Çetin Kaya’nın polislere herhangi bir hamle yaptığını görmediğini ve vurduğunu da görmediğini belirtti.
Film ve dizi setlerinde işçi olarak çalışan Çetin Kaya’nın ailesi de söz alarak şikayetçi olduklarını söyledi.
ORANTISIZ GÜÇ KULLANIMI OLDUĞUNU SÖYLEDİ
Kaya’nın ailesinin avukatı Özgür Urfa, olayın İstanbul’un en işlek caddelerinden birinde gerçekleştiğini belirterek, “Olayda orantısız güç kullanımı vardır. Sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını talep ederiz. Sanığın eyleminin kasten insan öldürme suçunu oluşturduğu açıktır” dedi.
Sanık S.E.’nin avukatı ise söz alarak, “Müvekkil görevini ifa ederken yaşanan bir olaydır ve kasıt yoktur” dedi. Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.
OLAYIN GEÇMİŞİ
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Kadıköy’de 29 Kasım 2021 tarihinde, S.E.’nin polis memuru ve ekip şefi olarak görev yaptığı sırada devriye görevi yaptıkları ve bir aracı kontrol etmek için durdurdukları anlatıldı. Aracın durmayarak uzaklaştığı, takip sonucu Fahrettin Kerim Gökay Caddesi Prof. Dr. Süleyman Yalçın Şehir Hastanesi’nin önünde aracın durdurulduğu belirtildi. Aracın ön yolcu koltuğunda oturan E.Ç.’nin kaçmaya başladığı, görevli polis memurlarının ise E.Ç.’yi kovalarken elindeki bir kısım uyuşturucu maddeyi yere attığı ve daha sonra yakalandığı ifade edildi.
Aracın kullanıcısı olan Çetin Kaya’nın uyarılara rağmen araç içerisinden çıkmadığı, polis memuru İ.K. tarafından araç kapısı açılarak, kolundan tutulup çıkartıldığının anlatıldığı iddianamede, Kaya’nın aracın arka tarafına götürülerek kelepçelenmeye çalışıldığı, polis memuru S.E.’nin olay anında çıkarttığı silahı Çetin Kaya’ya müdahale için elinde tuttuğu belirtildi. S.E.’nin 2 el ateş ettiği, mermilerden bir tanesinin Çetin Kaya’ya isabet ettiği aktarıldı.
İddianamede, tutuklanan polis memuru S.E.’nin “kasten öldürme” suçundan müebbet hapis cezası ile cezalandırılması istendi. Öte yandan “kamu görevine ait araç ve gereçleri suçta kullanma” suçundan da cezasının artırılması talep edildi.
