son dakika haberlerimasterchefburçlargünlük burç yorumlarıgüncelgündem haberlerisporkimdirmagazinötvkdv3 sayfa haberlerihaberlerdolareuroaltınbitcoinmasterchefsurvuvor
DOLAR
38,7927
EURO
43,1483
ALTIN
4.019,52
BIST
9.747,07
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
21°C
İstanbul
21°C
Az Bulutlu
Salı Az Bulutlu
17°C
Çarşamba Parçalı Bulutlu
18°C
Perşembe Parçalı Bulutlu
22°C
Cuma Hafif Yağmurlu
20°C

Sinan Ateş duruşmasını Davutoğlu da takip etti: Ortada örgütlü bir cinayet var

Sinan Ateş duruşmasını Davutoğlu da takip etti: Ortada örgütlü bir cinayet var
| Son Güncellenme: 04.07.2024 17:11
13
A+
A-

Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş cinayetini takip eden liderlerden biri de Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu oldu. Davutoğlu yaptığı açıklamada ortada örgütlü bir cinayetini olduğunu açıkladı.

Ankara’da 30 Aralık 2022’de silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş’in öldürülmesine ilişkin davanın dördüncü celsesi bugün başladı. Davayı takip eden Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Sinan Ateş cinayeti davasına ilişkin Sincan Cezaevi önünde açıklama yaptı.

Davutoğlu “Ortada örgütlü bir cinayet var ve örgütlü cinayetin bugün hesabı sorulmazsa yarın devlet içine sızmış olan çetelerin başka ne tür cinayetlere sebebiyet vereceklerinin önü alınmaz. Bu mesele, bir çetenin bilinçli, örgütlü yaptığı bir saldırı sonucunda bir akademisyenin hayatını kaybetmesi meselesidir” diye konuştu.

Davutoğlu, “Aslında bu dava, alçakça yapılan bir cinayetin şahsi hukuk davası değildir. Bu dava, Türkiye’de gerçekten bağımsız yargının olup olmadığının da ortaya çıkaracağı bir kamu davasıdır” dedi.

“HEM YARGIDA HEM DEVLET İÇİNDE ÇETELEŞME VAR”

Sinan Ateş’in gün ortasında Ankara’da öldürüldüğüne dikkat çeken Davutoğlu, “Bu mesele asla bir şahsın öldürülmesiyle ilgili adli bir mesele değildir, adli bir mahkeme değildir” diyerek sanıkların ifadelerini “tiyatro” olarak nitelendirdi. Hem yargının hem de devletin içinde bir çeteleşme olduğuna dikkat çeken Davutoğlu, “Geçmişte bu hukuk devleti yapısının dışında paralel yapılarla devlet içinde örgütlenerek şahsi hesaplarını, çıkarlarını, siyasi hesaplaşmalarını öne alarak oluşan yapıların devletimize ne kadar zarar verdikleri ortadadır” diye konuştu.

Davutoğlu, açıklamasında davayla ilgili şunları kaydetti:

“Düşünün bir dava ki 39 sanığı vardı, 17 sanığı ayrıldı. Başka bir dosyaya aktarıldı. Niçin bu yapıldı? 22 sanık da bugün burada yargılanıyor. Nasıl bir şahsi husumet ki 39 kişiyi birden bir sürecin içine soktu ve nasıl bir şahsi husumet ki, nasıl bir alacak verecek davası ki 2 kişinin bilemediniz 3 kişinin arasında olması gereken bir meselede 22 kişi yargılanıyor. Her şeyden önce bu tiyatroya bir son vermek lazım. Söz konusu olan, husumet dolayısıyla bir insanın hayatını kaybetmesi değil, Türkiye’de hukukun var olup olmamasıdır.

“BU DAVAYI, SIRADAN BİR HUSUMET DAVASINA İNDİRGEMEK HUKUKLA ALAY ETMEKTİR”

Sayın Ayşe Ateş’in açıklamasında da vurguladığı gibi açık bir şekilde Milliyetçi Hareket Partisi’nin bazı yöneticilerine atıfta bulunmuştur, Sayın Ateş. Hiçbir insan, en yakını olan eşinden daha fazla bilgi sahibi değildir. Sinan Ateş’in kardeşinin de bugün ifadesini dinledik. O kadar çok tehdit almışken, o kadar çok örtülü saldırı hazırlıkların muhatap olmuşken sıradan bir husumet davasına bunu indirgemek hukukla ve Türk insanın aklıyla alay etmektir.

Ortada örgütlü bir cinayet var ve örgütlü cinayetin bugün hesabı sorulmazsa yarın devlet içine sızmış olan çetelerin başka ne tür cinayetlere sebebiyet vereceklerinin önü alınmaz. 90’lı yıllarda faili meçhul çok cinayet gördük. Maalesef onların hesabı görülemediği için Türkiye’de kimse kendini hukuk garantisi altında görmedi. Bu mesele, bir çetenin bilinçli, örgütlü yaptığı bir saldırı sonucunda bir akademisyenin hayatını kaybetmesi meselesidir.”

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.